Ana içeriğe atla

Talimi Esma

 "Talimi Esma" (İsimlerin Öğretilmesi) konusu, İslam düşüncesinde insanın yaratılışı, bilgiye sahip oluşu ve yeryüzündeki konumuyla ilgili derin anlamlar taşır. Bu kavramı daha iyi anlamak için, birkaç temel noktayı ve örneği inceleyelim:

1. Adem'in İsimleri Öğrenmesi

Bakara Suresi 31. ayette anlatıldığı gibi, Allah, Hz. Adem'e "isimleri" öğretti. Bu "isimler" kelimesi Arapça'da "esma" olarak geçer ve sadece isimleri değil, aynı zamanda kavramları, şeylerin anlamlarını ve niteliklerini de ifade edebilir.

Örnek: Allah'ın Adem'e doğrudan öğrettiği bu isimler, bir ağacın, hayvanın, dağın veya suyun isimleri olabilir. Ancak bu isimlendirme, basit bir etiketleme değil, o şeyin doğasını, işlevini ve anlamını kavrama yeteneğidir. Adem, sadece bir hayvanın "aslan" olduğunu bilmekle kalmamış, aynı zamanda aslanın özelliklerini, doğasını ve nasıl bir yaratık olduğunu da kavramıştır.

2. Bilginin Üstünlüğü

Adem'in isimleri öğrenmesi, onun diğer varlıklardan üstün kılınmasını sağlar. Melekler, Adem'in sahip olduğu bu bilgiyi bilmiyorlardı. Bu da bilgiye sahip olmanın, insana verilen büyük bir lütuf ve sorumluluk olduğunu gösterir.

Örnek: Bir mühendis düşünün. Bu mühendis, bir bina inşa edebilir çünkü bu konuda bilgi sahibidir. Oysa aynı bilgiye sahip olmayan bir insan bu binayı inşa edemez. Adem'in isimleri öğrenmesi de buna benzer; Allah ona, varlıklar hakkında bilgi ve anlama yeteneği vermiştir. Bu, insanın dünyada inşa etme, değiştirme ve düzenleme kapasitesini gösterir.

3. Yeryüzündeki Halifelik

Adem'in isimleri öğrenmesi, onun yeryüzündeki "halife" (temsilci) olarak atanmasıyla bağlantılıdır. Allah, insanı yeryüzünde sorumlu bir varlık olarak yaratmış ve ona diğer yaratıklardan farklı olarak bilgi ve akıl bahşetmiştir. Bu sorumluluk, insanın yeryüzünü yönetme, adaleti sağlama ve Allah'ın emirlerini yerine getirme göreviyle ilgilidir.

Örnek: Bir yönetici düşünelim. Bu yönetici, halkının ihtiyaçlarını bilmek, kaynakları verimli kullanmak ve toplumun refahını sağlamakla sorumludur. Benzer şekilde, Adem ve onun soyundan gelen insanlar da yeryüzünde Allah'ın emirlerini uygulama ve yeryüzünü düzgün bir şekilde yönetme sorumluluğunu taşırlar.

4. İnsanın İlim ve İrade Sahibi Oluşu

İsimlerin Adem'e öğretilmesi, aynı zamanda insanın ilim ve irade sahibi olduğunu gösterir. İnsan, sadece öğrenme yeteneğine değil, aynı zamanda bu bilgiyi kullanma, kararlar alma ve eyleme geçirme kapasitesine de sahiptir.

Örnek: Bir bilim insanı, evrenin sırlarını çözmek için araştırmalar yapar. Onun bu bilgiye ulaşması, ilim sahibi olması sayesinde olur. Ancak bu bilgi, aynı zamanda büyük bir sorumluluk da getirir; çünkü bilim insanı bu bilgiyi nasıl kullanacağını, insanlığa nasıl fayda sağlayacağını da düşünmelidir. Adem'e isimlerin öğretilmesi, insanın bu türden bir bilgiye erişim ve bu bilgiyi kullanma sorumluluğunu sembolize eder.

5. Meleklerin İmtihanı

Allah, Adem'e isimleri öğrettikten sonra meleklere bu isimleri sormuş, ancak melekler cevap verememiştir. Bu olay, meleklerin bilgiye sahip olmadığını değil, insanın bilgi ve kavrayış yeteneğinin farklı ve üstün olduğunu gösterir. Melekler, Allah'ın emriyle itaat eden varlıklar iken, insanın daha karmaşık bir yapısı vardır; öğrenme, düşünme ve karar verme yetenekleri insana özeldir.

Örnek: Melekler, bir makine gibi düşünülebilir. Onlar, Allah'ın emirlerini yerine getirirler, ancak özgür iradeleri yoktur. İnsan ise bir sanatçı gibidir; yaratıcılık, düşünme ve karar verme yetenekleriyle donatılmıştır. Adem'e isimlerin öğretilmesi, bu insanî özelliklerin temelini oluşturur.

Bu bağlamda, "Talimi Esma" sadece bir olay değil, insanın Allah katındaki yerini, yeryüzündeki görevini ve bilgiye olan eğilimini anlamamızı sağlayan derin bir kavramdır. İslam düşüncesinde bu olay, insanın varoluşsal anlamını ve sorumluluklarını kavramada önemli bir mihenk taşıdır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kur'an'a göre müslümanın misyon ve vizyonu

  Misyon Allah'a İbadet ve Teslimiyet: Müslümanların en temel görevi, Allah'a ibadet etmek ve O'na teslim olmaktır. Bu, günlük ibadetler, dua ve Allah'ın emirlerine uygun bir yaşam sürmek anlamına gelir. ( Bakara, 2:21 ) İyiliği Emretmek ve Kötülükten Sakındırmak: Müslümanlar, iyiliği teşvik etmeli ve kötülükten sakındırmalıdır. Bu, bireysel ve toplumsal düzeyde adaleti sağlamayı amaçlar. ( Al-i İmran, 3:110 ) Adalet ve Merhamet: Adil olmak, insanlara merhametli davranmak ve her türlü haksızlığa karşı durmak önemli bir misyondur. ( Nisa, 4:58 ) İlmi Yaymak ve Öğrenmek: Bilgi ve hikmeti aramak, ilmi yaymak ve öğrenmek Kur'an'da teşvik edilen önemli bir görevdir. (Alak, 96:1-5) Vizyon Takva Sahibi Olmak: Allah'a karşı gelmekten sakınmak ve O'nun emir ve yasaklarına uymak, bir Müslümanın vizyonunun temelini oluşturur. Takva sahibi bir kişi, hem dünya hem de ahiret saadetini hedefler. ( Hucurat, 49:13 ) Allah'ın Rızasını Kazanmak: Tüm çabaların ve ...

Â’LÂ SÛRESİ BANA NE DİYOR?

  SÛRE, İNİŞ ZAMANI ÜZERİNDEN BANA NE DİYOR? Vahyin Rehberliğinde 1. yılda Mekke’deyiz. Altı asırdır yağmayan vahiy yağmuru, manen kurumuş olan gönülleri yavaş yavaş yeşertmeye başlamış.  Sûre, bu ortamda, inen vahyin suyunu bir gönülden başka bir gönüle taşıma işine “öğüt vermek” diyor. BANA NE DİYOR? Bir davanın başında, insanların manevî kökleri, sohbet, nasihat, öğüt gibi bilginin nakil vasıtaları ile sulanmazsa, o insanlar kendilerine fayda veremediği gibi başkalarına da meyve veremezler.  Bir de iyi yetişmedikleri için temsil ettikleri dava adına kötü örnek olma ihtimalleri yüksektir. SÛRE, İSMİ ÜZERİNDEN BANA NE DİYOR? A’lâ kelimesi “ en yüce ” manasına geliyor. Mesajı gayet net: Rabbin yüce adını tesbih eden, Rabbin katında yücelir. BANA NE DİYOR? Rabbin katında yücelmek ister misin?  Madem istersin, haydi, Allah katında en değerli insan olan Hz. Muhammed’in (s.a.v.) sünnetini kendine merdiven yap, sen de Allah katında yücelebildiğin kadar yücel! SÛRE, ÖNE Ç...

Ey Rabbimiz!

Bakara Sûresi(2) 128. Ayet Ey Rabbimiz! Bizi sana boyun eğenlerden kıl, neslimizden de sana itaat eden bir ümmet çıkar, bize ibadet usullerimizi göster, tevbemizi kabul et; zira, tevbeleri çokça kabul eden, çok merhametli olan ancak sensin.  رَبَّنَا وَاجْعَلْنَا مُسْلِمَيْنِ لَكَ وَمِنْ ذُرِّيَّتِنَٓا اُمَّةً مُسْلِمَةً لَكَۖ وَاَرِنَا مَنَاسِكَنَا وَتُبْ عَلَيْنَاۚ اِنَّكَ اَنْتَ التَّوَّابُ الرَّح۪يمُ  Bakara Sûresi(2) 201. Ayet Ey Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru! رَبَّنَٓا اٰتِنَا فِي الدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِي الْاٰخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ Bakara Sûresi(2) 286. Ayet ...Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma.  Ey Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme.  Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği işler de yükleme!  Bizi affet! Bizi bağışla! Bize acı! Sen bizim mevlâmızsın.  Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et! رَبَّنَا لَا تُؤ...