Ana içeriğe atla

Kur'an'a göre dünya nimetlerinden faydalanırken takip edilmesi gereken orta yol.

Kur'an'a göre dünya nimetlerinden faydalanırken takip edilmesi gereken orta yol, aşırılıklardan kaçınarak hem dünyevi hem de uhrevi dengeyi gözeten bir yaşam tarzı benimsemektir. İşte bu dengeyi nasıl sağlayabileceğimiz konusunda Kur'an'dan bazı temel prensipler:

  1. Şükretmek ve Nimetleri Hatırlamak: Kur'an, dünya nimetlerinin Allah'ın bir lütfu olduğunu hatırlatarak, bu nimetleri şükürle karşılamamızı ve israf etmememizi öğütler. "Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temizlerinden yiyin ve Allah’a şükredin." (Bakara Suresi, 2:172)

  2. İsraf ve Cimrilikten Kaçınmak: İsraf etmek, yani nimetleri ölçüsüz ve gereksiz yere tüketmek Kur'an'da yasaklanmıştır. Aynı zamanda, cimrilik yaparak nimetleri paylaşmaktan kaçınmak da doğru değildir. "Eli sıkı olma, büsbütün de açma, sonra kınanır, hasret içinde kalırsın." (İsra Suresi, 17:29)

  3. Helal ve Temiz Olanı Tercih Etmek: Kur'an, tüketilen nimetlerin helal ve temiz olması gerektiğini vurgular. "Ey insanlar! Yeryüzünde bulunan şeylerin helal ve temiz olanlarından yiyin." (Bakara Suresi, 2:168)

  4. Dünyevi ve Uhrevi Denge: Dünya hayatına aşırı bağlılık ve sadece dünya nimetleri peşinde koşmak yerine, ahireti de unutmadan bir yaşam sürmek gereklidir. "Allah'ın sana verdiğinden (onun yolunda harcayarak) ahiret yurdunu iste. Dünyadan da nasibini unutma." (Kasas Suresi, 28:77)

  5. Paylaşmak ve Yardımlaşmak: Kur'an, maddi imkanları paylaşmayı ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmeyi teşvik eder. "Onlar ki, mallarında belirli bir hak vardır; isteyen ve mahrum olan için." (Me'aric Suresi, 70:24-25)

  6. Maddi Güçle Manevi Gücü Dengelemek: Sadece maddi zenginlik ve nimetlerle tatmin olmamak, manevi değerleri ve ibadetleri de ihmal etmemek önemlidir. "Mal ve oğullar dünya hayatının süsüdür; baki kalacak salih ameller ise Rabbinin katında sevap bakımından daha hayırlıdır, ümit bağlamaya da daha layıktır." (Kehf Suresi, 18:46)

Sonuç olarak, Kur'an'a göre dünya nimetlerinden faydalanırken dengeli, ölçülü, şükredici ve paylaşımcı bir yaklaşım benimsemek esastır. Bu şekilde hem dünya hem de ahiret saadetini hedefleyen bir yaşam tarzı sürdürmek mümkündür.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kur'an'a göre müslümanın misyon ve vizyonu

  Misyon Allah'a İbadet ve Teslimiyet: Müslümanların en temel görevi, Allah'a ibadet etmek ve O'na teslim olmaktır. Bu, günlük ibadetler, dua ve Allah'ın emirlerine uygun bir yaşam sürmek anlamına gelir. ( Bakara, 2:21 ) İyiliği Emretmek ve Kötülükten Sakındırmak: Müslümanlar, iyiliği teşvik etmeli ve kötülükten sakındırmalıdır. Bu, bireysel ve toplumsal düzeyde adaleti sağlamayı amaçlar. ( Al-i İmran, 3:110 ) Adalet ve Merhamet: Adil olmak, insanlara merhametli davranmak ve her türlü haksızlığa karşı durmak önemli bir misyondur. ( Nisa, 4:58 ) İlmi Yaymak ve Öğrenmek: Bilgi ve hikmeti aramak, ilmi yaymak ve öğrenmek Kur'an'da teşvik edilen önemli bir görevdir. (Alak, 96:1-5) Vizyon Takva Sahibi Olmak: Allah'a karşı gelmekten sakınmak ve O'nun emir ve yasaklarına uymak, bir Müslümanın vizyonunun temelini oluşturur. Takva sahibi bir kişi, hem dünya hem de ahiret saadetini hedefler. ( Hucurat, 49:13 ) Allah'ın Rızasını Kazanmak: Tüm çabaların ve ...

Â’LÂ SÛRESİ BANA NE DİYOR?

  SÛRE, İNİŞ ZAMANI ÜZERİNDEN BANA NE DİYOR? Vahyin Rehberliğinde 1. yılda Mekke’deyiz. Altı asırdır yağmayan vahiy yağmuru, manen kurumuş olan gönülleri yavaş yavaş yeşertmeye başlamış.  Sûre, bu ortamda, inen vahyin suyunu bir gönülden başka bir gönüle taşıma işine “öğüt vermek” diyor. BANA NE DİYOR? Bir davanın başında, insanların manevî kökleri, sohbet, nasihat, öğüt gibi bilginin nakil vasıtaları ile sulanmazsa, o insanlar kendilerine fayda veremediği gibi başkalarına da meyve veremezler.  Bir de iyi yetişmedikleri için temsil ettikleri dava adına kötü örnek olma ihtimalleri yüksektir. SÛRE, İSMİ ÜZERİNDEN BANA NE DİYOR? A’lâ kelimesi “ en yüce ” manasına geliyor. Mesajı gayet net: Rabbin yüce adını tesbih eden, Rabbin katında yücelir. BANA NE DİYOR? Rabbin katında yücelmek ister misin?  Madem istersin, haydi, Allah katında en değerli insan olan Hz. Muhammed’in (s.a.v.) sünnetini kendine merdiven yap, sen de Allah katında yücelebildiğin kadar yücel! SÛRE, ÖNE Ç...

Kur’an’ı Okumak, Anlamak ve Yaşamak: Yaşam Rehberi

  Kur’an-ı Kerim, Müslümanlar için sadece bir kutsal kitap değil, aynı zamanda bir yaşam rehberidir. Bu rehberin en temel özelliklerinden biri, bize hem dünya hem de ahiret saadetini kazandıracak ilahi mesajları içermesidir.  Ancak bu mesajların tam anlamıyla bizi aydınlatabilmesi için Kur’an’ı sadece okumak değil, anlamak ve hayatımıza uygulamak gerekir. “ Bu Kur’an feyiz ve bereket yüklü öyle şerefli bir kitaptır ki, onu sana, insanlar âyetleri üzerinde derin ve etraflıca düşünsünler ve temiz akıl sahipleri ondan gereken ders ve öğüdü alsınlar diye indiriyoruz. ” (Sad Suresi, 29. ayet) Bu ayet, Kur’an’ın düşünerek okunması gerektiğini bizlere açıkça bildiriyor.  Allah, bizlerden sadece Arapça olarak okumamızı değil, ayetlerin derin manalarını kavramamızı ve hayatımıza tatbik etmemizi bekliyor.  Çünkü bu kitap, sadece ezberlenmek veya sesli olarak okunmak üzere değil, insanlara yol göstermek için indirilmiştir. “Onlar Kur’an’ı inceden inceye düşünmüyorlar mı? Yoksa...