Ana içeriğe atla

Kur'an insanların dertlerine şifadır.

Kuran'da şifa ile ilgili ayetler, özellikle "Yunus Suresi" ve "İsra Suresi" gibi surelerde geçmektedir. Bu bağlamda en çok atıf yapılan ayetlerden biri, Yunus Suresi 57. ayettir:

Yunus Suresi 57. Ayet: "Ey insanlar! Rabbinizden size bir öğüt, gönüllerde olan (dert)lere bir şifa, inananlara bir hidayet ve rahmet gelmiştir."

Bu ayet, Kur'an-ı Kerim'in manevi anlamda bir şifa olduğunu belirtmektedir. Ayetin tefsiri şu şekildedir:

  1. Öğüt (Mev'iza): Kur'an, insanlara doğru yolu gösteren bir öğüttür. Doğru ile yanlışı ayırmaya yardımcı olur ve insanların hayatlarını düzgün bir şekilde yönlendirmelerine yardımcı olur.

  2. Gönüllerdeki Dertlere Şifa: Burada kastedilen, Kur'an'ın insanın içsel sıkıntılarına, ruhsal bunalımlarına, manevi boşluklarına ve kalbi hastalıklara çare olduğudur. İnsanlar, Kur'an'ın rehberliğinde huzur ve sükûnet bulur.

  3. İnananlara Hidayet: Kur'an, iman edenler için bir rehberdir. Onlara doğru yolu gösterir ve onları karanlıktan aydınlığa çıkarır. İman edenler, Kur'an'daki emir ve yasaklara uyarak doğru yolu bulurlar.

  4. Rahmet: Kur'an, aynı zamanda bir rahmettir. İnsanlara dünya ve ahiret saadetini kazandıracak ilahi bir lütuftur. İnananlar için hem bu dünyada hem de ahirette rahmet vesilesidir.

İsra Suresi 82. Ayet: "Biz Kur'an'dan, müminler için bir şifa ve rahmet olan şeyler indiriyoruz. Zalimlerin ise ancak zararını artırır."

Bu ayet de benzer şekilde Kur'an'ın müminler için şifa ve rahmet olduğunu ifade eder. Ancak aynı zamanda zalimlerin Kur'an'dan uzaklaşmaları veya onu inkar etmeleri sonucunda zarara uğrayacaklarını belirtir.

Tefsirlerde bu ayetler, Kur'an'ın sadece fiziksel hastalıklara değil, aynı zamanda manevi ve ruhsal hastalıklara da şifa olduğuna işaret eder. 

İslam alimleri, Kur'an'ın okunmasının, anlamının düşünülmesinin ve ona göre amel edilmesinin insan ruhuna huzur ve şifa verdiğini belirtirler. 

Kur'an, Allah'ın sözü olduğu için, onu anlamak ve yaşamak, insana huzur ve mutluluk getirir.

Sonuç olarak, Kur'an'ın şifa ve rahmet oluşu, onun ilahi bir rehber olması, insana doğru yolu göstermesi ve kalpleri huzura kavuşturması anlamında değerlendirilir.* 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kur'an'a göre müslümanın misyon ve vizyonu

  Misyon Allah'a İbadet ve Teslimiyet: Müslümanların en temel görevi, Allah'a ibadet etmek ve O'na teslim olmaktır. Bu, günlük ibadetler, dua ve Allah'ın emirlerine uygun bir yaşam sürmek anlamına gelir. ( Bakara, 2:21 ) İyiliği Emretmek ve Kötülükten Sakındırmak: Müslümanlar, iyiliği teşvik etmeli ve kötülükten sakındırmalıdır. Bu, bireysel ve toplumsal düzeyde adaleti sağlamayı amaçlar. ( Al-i İmran, 3:110 ) Adalet ve Merhamet: Adil olmak, insanlara merhametli davranmak ve her türlü haksızlığa karşı durmak önemli bir misyondur. ( Nisa, 4:58 ) İlmi Yaymak ve Öğrenmek: Bilgi ve hikmeti aramak, ilmi yaymak ve öğrenmek Kur'an'da teşvik edilen önemli bir görevdir. (Alak, 96:1-5) Vizyon Takva Sahibi Olmak: Allah'a karşı gelmekten sakınmak ve O'nun emir ve yasaklarına uymak, bir Müslümanın vizyonunun temelini oluşturur. Takva sahibi bir kişi, hem dünya hem de ahiret saadetini hedefler. ( Hucurat, 49:13 ) Allah'ın Rızasını Kazanmak: Tüm çabaların ve ...

Â’LÂ SÛRESİ BANA NE DİYOR?

  SÛRE, İNİŞ ZAMANI ÜZERİNDEN BANA NE DİYOR? Vahyin Rehberliğinde 1. yılda Mekke’deyiz. Altı asırdır yağmayan vahiy yağmuru, manen kurumuş olan gönülleri yavaş yavaş yeşertmeye başlamış.  Sûre, bu ortamda, inen vahyin suyunu bir gönülden başka bir gönüle taşıma işine “öğüt vermek” diyor. BANA NE DİYOR? Bir davanın başında, insanların manevî kökleri, sohbet, nasihat, öğüt gibi bilginin nakil vasıtaları ile sulanmazsa, o insanlar kendilerine fayda veremediği gibi başkalarına da meyve veremezler.  Bir de iyi yetişmedikleri için temsil ettikleri dava adına kötü örnek olma ihtimalleri yüksektir. SÛRE, İSMİ ÜZERİNDEN BANA NE DİYOR? A’lâ kelimesi “ en yüce ” manasına geliyor. Mesajı gayet net: Rabbin yüce adını tesbih eden, Rabbin katında yücelir. BANA NE DİYOR? Rabbin katında yücelmek ister misin?  Madem istersin, haydi, Allah katında en değerli insan olan Hz. Muhammed’in (s.a.v.) sünnetini kendine merdiven yap, sen de Allah katında yücelebildiğin kadar yücel! SÛRE, ÖNE Ç...

Kur’an’ı Okumak, Anlamak ve Yaşamak: Yaşam Rehberi

  Kur’an-ı Kerim, Müslümanlar için sadece bir kutsal kitap değil, aynı zamanda bir yaşam rehberidir. Bu rehberin en temel özelliklerinden biri, bize hem dünya hem de ahiret saadetini kazandıracak ilahi mesajları içermesidir.  Ancak bu mesajların tam anlamıyla bizi aydınlatabilmesi için Kur’an’ı sadece okumak değil, anlamak ve hayatımıza uygulamak gerekir. “ Bu Kur’an feyiz ve bereket yüklü öyle şerefli bir kitaptır ki, onu sana, insanlar âyetleri üzerinde derin ve etraflıca düşünsünler ve temiz akıl sahipleri ondan gereken ders ve öğüdü alsınlar diye indiriyoruz. ” (Sad Suresi, 29. ayet) Bu ayet, Kur’an’ın düşünerek okunması gerektiğini bizlere açıkça bildiriyor.  Allah, bizlerden sadece Arapça olarak okumamızı değil, ayetlerin derin manalarını kavramamızı ve hayatımıza tatbik etmemizi bekliyor.  Çünkü bu kitap, sadece ezberlenmek veya sesli olarak okunmak üzere değil, insanlara yol göstermek için indirilmiştir. “Onlar Kur’an’ı inceden inceye düşünmüyorlar mı? Yoksa...