SÛRE, İNİŞ ZAMANI ÜZERİNDEN BANA NE DİYOR?
Vahyin rehberliğinde 1. yılda Mekke’deyiz. Alak sûresinin beş âyeti inmiş. Bunun yanında, sûreler kategorisinde yeryüzünü ilk şereflendiren sûre Fâtiha olmuş. Bunun mesajı şu: “Allah, yeryüzündeki gönül fethine Fâtiha ile başlıyor. Haydi, siz de kendi fethinize Fâtiha ile başlayın!”
Bu durumda Fâtiha ile başlamak demek, “En zor zemin ve zamanda işe nereden başlayacağım?” sorusunun cevabı oluyor.
Bana ne diyor? Fâtiha’yı bir anahtar yap, önce kendi gönül kapını Allah’a aç!
Allah dilerse seninle bütün bir insanlığın gönlünü hakikate açar. Bu açma birden olmaz. O yüzden inandığında ve karşıına çıkan engellere aldırmadığında, bugün kapalı gördüğün birçok kapının – senin iç dünyanda derinleşmene bağlı olarak – yarın Allah’ın dilemesiyle açıldığını göreceksin.
Şunu da unutma, kendi iç dünyasında fatih olamayanlar, dışarıda da fatih olamazlar.
Oluyorsa bunun bir istidrac olabileceğini aklından çıkarma.
SÛRE, İSMİ ÜZERİNDEN BANA NE DİYOR?
“Fâtiha” kelimesi “açmak” anlamına gelir. Nasıl ki kâinat kitabında çekirdek ağaçın önsözüdür, Fâtiha da Kur’an’ın hem önsözüdür hem de özsözüdür. Bu yönüyle Fâtiha çekirdektir, Kur’an ise onun ağaca dönüşmüş hâlidir. Sahabeler de onun ilk meyveleridir. Kur’an’ın kapağını açtığımızda bu sûreyle başlamasının mesajı bellidir. Fâtiha der ki; Kur’an tarafından fethedilmek ister misin? Eğer istersen, Kur’an’a bütün kapılarını açman lazım.
Kur’an’ı içine indirmen, içini sindirmen, bütün davranışlarında güzel ahlak ve ihsan şuuruyla görünür hale getirmen gerekir...
Bana ne diyor? Bu fethin ne ölçüde gerçekleştiğini anlamak istersen, “Baktığın şeylerin, konuştuğun şeylerin, vaktini harcadığın şeylerin ne kadarını Allah’ın huzurunda olma şuuru olan ihsan şuuruyla yapıyorsun?”
Sen ona bak!
SÛRE, ÖNE ÇIKAN KONU ÜZERİNDEN BANA NE DİYOR?
Tevhid, her varlığın üzerindeki manevi imzadır.
Sûrenin ana konusu tevhiddir. Hem Fâtiha sûresi hem de Kur’an baştan sona tevhid dersi verir. Sûrede şu soruların cevabı hepsi aynıdır: “Hamd’in muhatabı kim? Âlemleri terbiye eden kim? Rahmân kim? Rahîm kim? Ahireti yaratmaya Mâlik olan kim? Kulluğumda tek muhatabım kim? Yardım isteyeceğim kim? Doğru yola isteyeceğim kim?”
Bana ne diyor? Fâtiha, bana hem tevhid eksenli bir kimlik ve kişilik kazandırır, hem de her varlığın üzerindeki manevi imzayı okumada rehberlik yapar.
Bu yönüyle Fâtiha, vahdet kapısı önünde duran kesret perdesinin de bir anahtarıdır.
Bana ne diyor? Senin günde 40 defa “Bizleri doğru yola ilet!” diye okuduğun Fâtiha bir duadır.
Kur’an’ın geri kalan kısmı da Bakara’dan Nâs’a kadar o duâya cevaptır; “Madem doğru yolu istiyorsun, madem bir ömür boyu doğru yolda kalmak istiyorsun, haydi Kur’an’ı kendine rehber yap. Her yaptığını ona göre yap. ‘Yapma’ dediğinde de ateşten sakınır gibi sakın!”
SÜRECİN İNŞÂ EDEN ÂYETLERDEN
Alak sûresinin girişinde “Kur’an okumak, Allah ile insan arasındaki sözleşmeyi okumaktır” demiştik.
5. âyetteki “İyyakena’budu” bu sözleşmeyi özetleyen bir ifade olarak karşımıza çıkıyor. Günde kırk defa, şuurlu olarak tekrar edilen bu ifadeyle, mü’minlerden sözleşme bilincini aktif tutmaları isteniyor.
Yorumlar
Yorum Gönder