Ana içeriğe atla

Rızık Endişesine Kur'an-i Bir Bakış

Günümüz dünyasında, insanın en temel kaygılarından biri rızık arayışı ve bunun getirdiği endişelerdir. Çalışma hayatının zorlukları, ekonomik belirsizlikler ve rekabet ortamı, bireylerin gelecekle ilgili kaygılarını artırmaktadır. 

Ancak Kur’an, rızık meselesinde insana önemli bir rehberlik sunar.

Rızık konusunda Kur’an’ın öğretilerini anlamak ve hayatımıza uygulamak, bu endişeleri hafifletebilir.

Rızık Allah’tandır

Kur’an, rızkın kaynağının yalnızca Allah olduğunu vurgular:
"Yeryüzünde hareket eden hiçbir canlı yoktur ki, rızkı Allah’a ait olmasın." (Hud, 11:6)
Bu ayet, rızkın teminatının insanın çabası veya ekonomik şartlar değil, Allah’ın iradesi olduğunu hatırlatır. 

Günümüzde insanlar, rızıklarını kendi çabalarının ya da sistemin bir ürünü olarak görme eğilimindedir. Ancak unutmamak gerekir ki, her kazanç Allah’ın izniyle gerçekleşir ve rızık O’nun kontrolündedir.

Tevekkül: Endişeye Karşı Güçlü Bir Sığınak

Rızık konusunda insana düşen görev, çalışmak ve gayret göstermektir. Ancak sonuçta Allah’a güvenmek, tevekkül etmek gerekir:
"Kim Allah’a tevekkül ederse, O, ona yeter." (Talak, 65:3)
Modern insan, sürekli planlar yapar, geleceği garanti altına almaya çalışır. Ancak hiçbir plan Allah’ın iradesinin önüne geçemez. Tevekkül, insana manevi bir huzur getirir ve rızık konusundaki kaygıyı hafifletir.

Çalışmak ve Helal Kazanç

Kur’an, insanın rızkını aramak için çalışmasını teşvik eder:
"Namaz kılındıktan sonra yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan rızık arayın." (Cuma, 62:10)
Çalışmak bir ibadet olarak görülmelidir. Ancak burada önemli olan, kazancın helal ve temiz olmasıdır:
"Size rızık olarak verdiklerimizin helal ve temiz olanlarından yiyin." (Bakara, 2:172)
Modern dünyada, hızla artan maddi hırslar, insanları helal-haram ayrımı yapmaksızın kazanç peşine sürüklemektedir. 

Bu durum, bireylerin manevi huzurunu zedeler ve toplumsal ahlakı bozar. 

Helal kazanç ise, insanın hem dünyada hem de ahirette huzur bulmasını sağlar.

Şükür ve Paylaşma

Rızıkla ilgili en önemli ilke, Allah’a şükretmek ve verilen nimetleri paylaşmaktır:
"Eğer şükrederseniz, size olan nimetimi artırırım." (İbrahim, 14:7)
Şükür, rızkın bereketlenmesine vesile olur. Bununla birlikte, insan rızkını başkalarıyla paylaşarak toplumsal dayanışmayı artırmalıdır. 

Modern toplumlarda, bireyselcilik ve rekabet, paylaşma duygusunu zayıflatmıştır. 

Oysa infak, rızkın bereketini artırır ve toplumda barışa katkı sağlar.

Endişeye Karşı İman ve Takva

Rızık konusundaki kaygıların azalması için iman ve takva kilit rol oynar:
"Kim Allah’a karşı gelmekten sakınırsa, Allah ona bir çıkış yolu açar ve onu hiç beklemediği yerden rızıklandırır." (Talak, 65:2-3)
Takva, insanın Allah’a yakınlaşmasını ve rızık endişesinden kurtulmasını sağlar. 

Dünya ekonomilerinin karmaşıklığı içinde kaybolan modern insan, bu ayeti hayatına rehber edindiğinde, rızık konusundaki huzursuzluklardan arınır

Sonuç

Kur’an, rızık konusunda insana dengeyi öğretir. Çalışmak, helal kazanç elde etmek, şükretmek ve tevekkül etmek; rızık kaygılarını gideren ve insana huzur veren temel öğretilerdir. 

Modern insanın rızık konusundaki endişelerini azaltması için, Kur’an’ın rehberliğine kulak vermesi ve yaşamına bu prensipleri uygulaması gerekir. Allah’ın bir ismi "Er-Rezzak"tır; bu, rızık verenin yalnızca O olduğunu hatırlatır. 

Bu bilinçle hareket eden bireyler, hem dünya hem de ahiret mutluluğunu yakalarlar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kur'an'a göre müslümanın misyon ve vizyonu

  Misyon Allah'a İbadet ve Teslimiyet: Müslümanların en temel görevi, Allah'a ibadet etmek ve O'na teslim olmaktır. Bu, günlük ibadetler, dua ve Allah'ın emirlerine uygun bir yaşam sürmek anlamına gelir. ( Bakara, 2:21 ) İyiliği Emretmek ve Kötülükten Sakındırmak: Müslümanlar, iyiliği teşvik etmeli ve kötülükten sakındırmalıdır. Bu, bireysel ve toplumsal düzeyde adaleti sağlamayı amaçlar. ( Al-i İmran, 3:110 ) Adalet ve Merhamet: Adil olmak, insanlara merhametli davranmak ve her türlü haksızlığa karşı durmak önemli bir misyondur. ( Nisa, 4:58 ) İlmi Yaymak ve Öğrenmek: Bilgi ve hikmeti aramak, ilmi yaymak ve öğrenmek Kur'an'da teşvik edilen önemli bir görevdir. (Alak, 96:1-5) Vizyon Takva Sahibi Olmak: Allah'a karşı gelmekten sakınmak ve O'nun emir ve yasaklarına uymak, bir Müslümanın vizyonunun temelini oluşturur. Takva sahibi bir kişi, hem dünya hem de ahiret saadetini hedefler. ( Hucurat, 49:13 ) Allah'ın Rızasını Kazanmak: Tüm çabaların ve ...

Â’LÂ SÛRESİ BANA NE DİYOR?

  SÛRE, İNİŞ ZAMANI ÜZERİNDEN BANA NE DİYOR? Vahyin Rehberliğinde 1. yılda Mekke’deyiz. Altı asırdır yağmayan vahiy yağmuru, manen kurumuş olan gönülleri yavaş yavaş yeşertmeye başlamış.  Sûre, bu ortamda, inen vahyin suyunu bir gönülden başka bir gönüle taşıma işine “öğüt vermek” diyor. BANA NE DİYOR? Bir davanın başında, insanların manevî kökleri, sohbet, nasihat, öğüt gibi bilginin nakil vasıtaları ile sulanmazsa, o insanlar kendilerine fayda veremediği gibi başkalarına da meyve veremezler.  Bir de iyi yetişmedikleri için temsil ettikleri dava adına kötü örnek olma ihtimalleri yüksektir. SÛRE, İSMİ ÜZERİNDEN BANA NE DİYOR? A’lâ kelimesi “ en yüce ” manasına geliyor. Mesajı gayet net: Rabbin yüce adını tesbih eden, Rabbin katında yücelir. BANA NE DİYOR? Rabbin katında yücelmek ister misin?  Madem istersin, haydi, Allah katında en değerli insan olan Hz. Muhammed’in (s.a.v.) sünnetini kendine merdiven yap, sen de Allah katında yücelebildiğin kadar yücel! SÛRE, ÖNE Ç...

Ey Rabbimiz!

Bakara Sûresi(2) 128. Ayet Ey Rabbimiz! Bizi sana boyun eğenlerden kıl, neslimizden de sana itaat eden bir ümmet çıkar, bize ibadet usullerimizi göster, tevbemizi kabul et; zira, tevbeleri çokça kabul eden, çok merhametli olan ancak sensin.  رَبَّنَا وَاجْعَلْنَا مُسْلِمَيْنِ لَكَ وَمِنْ ذُرِّيَّتِنَٓا اُمَّةً مُسْلِمَةً لَكَۖ وَاَرِنَا مَنَاسِكَنَا وَتُبْ عَلَيْنَاۚ اِنَّكَ اَنْتَ التَّوَّابُ الرَّح۪يمُ  Bakara Sûresi(2) 201. Ayet Ey Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru! رَبَّنَٓا اٰتِنَا فِي الدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِي الْاٰخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ Bakara Sûresi(2) 286. Ayet ...Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma.  Ey Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme.  Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği işler de yükleme!  Bizi affet! Bizi bağışla! Bize acı! Sen bizim mevlâmızsın.  Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et! رَبَّنَا لَا تُؤ...